Yukarıdaki resim sizi aldatmasın! Geçen seneden kalma bir resim...Geçen yıl 19 Mayıs'ta ne haldeydim? Bu sene? Sormayın!Bu seneki resim depresif olabilir diye koymuyorum. Bu sene ofisteyim... Sabah Şebnem ile konuştum; o da aynı benim gibi. O da çalışıyor...Karşılıklı lanetleştik sabah sabah...Bari yağmur yağsaydı! O da yok!
Bugün 19 Mayıs ve dışarıda şahane bir hava var ve ben ofiste kah çalışıyorum, kah internet başında yazışıyorum ya da yazıyorum...Ve bu hiç de hoşuma gitmiyor... 23 Nisan böyle, 19 Mayıs böyle...Herkes tatil yaparken burada ofiste iş yapmak anlamsız geliyor. Daha doğrusu çalışmayanları, haftasonu ile birleştirip tatile gidenleri kıskanıyorum... 20li yaşlarda değilim ki o hırsla ve o gazla burada ofiste hayallerimin peşinde koşayım. Ben daha rahat olmak istiyorum; Ama dergi işi böyle birşey işte. Her ayın bir haftası plan yapamıyorsun. O hafta içinde en az 2- 3 gece sabahlıyorsun. Son 4 aydır bu hep böyle...
Bu arada şunu söylememde fayda var; her sektörde, her yerde olduğu gibi, burada da biraz 'türkiş' çalışılıyor : 15 iş var ama hepsini 1 kişi yapıyor! ; Bizim türkler, "onu da o yapsın, o görevi de bu üstlensin, şu sorumluluk da ona ait olsun" mentalitesine alışmış, bir adama 50 iş birden yaptırıyor...Ucuzcu oluyorlar...Nitelik değil nicelik önemli oluyor...Burada hepimiz cambaz gibiyiz. Neredeyse 15 senedir aynı sektörde (medya) kesintisiz çalışıyorum; bu kural hiç değişmedi: her işin adamı olacaksın biraz... Keşke Amerika gibi olabilsek, ya da İngiltere, ya da Fransa, Kanada, İsveç, İsviçre, Danimarka...Medeniyetin olduğu, insanların insan gibi muamele gördüğü memleketler gibi olabilsek...
İşimi seviyorum, ama adaletli olmadığının bilincindeyim. Türk kuralı bu! Çok çalış, az maaş, 10 iş, 1 adam... Sonra verdiğimiz vergileri düşünüyorum, sonrasında vergilerin kimlerin cebine girdiğini (bize dönmediği kesin)...Sonrasında sigorta aklıma geliyor, sigortalıların gitmek zorunda kaldığı hastaneler...Zaten bu konuyu hiç açmayalım - orası içler acısı...Hem fakiri hem zengini rezil oluyor bu ülkede...
Neyse bu konulara girmek istemiyorum... Hazır burada ofiste isyanlar içinde otururken, bir de isyankar yazı yazmayayım...Daha neşeli, daha fıkır fıkır bir konuya geçeyim...İş, Amerika, sigorta, hastane falan demişken aklıma kozmetiksel ürünler geldi... Belki bu konuda sizin bana yardımınız dokunabilir.
Hafta sonu bir krem keşfettim, ama ne krem....Gold Bond Ultimate Healing Lotion... (A-ha yanda resmi de var)... Arkadaşlar ben böyle bir krem görmedim. Ellerim, bacaklarım anında yumuşacık oldu. Ellerinizde ayaklarınızda ya da vücudunuzda çatlak, kuruma falan varsa yaratacağı ufak çaplı mucizeleri hayal edemezsiniz. Bende çok kuruma yoktur ama bu ucuz amerikan kremi normal bir cildi yumuşacık ama hakiki anlamda yumuşacık yapıyor... Yağlı yağlı hissi de yok - ki bu histen nefret ederim... Sizlerden Amerika'ya gidecek olan var mı? Bu kremi muhakkak alalım, kullanalım....
Kozmetik demişken, üstte bahsettiğim krem dışında, kozmetik'e servet harcamadan inanılmaz iyi sonuçlar alabileceğiniz bir markayı tavsiye ederim sizlere... St Ives!
St Ives ile yaklaşık 2 senedir yazışıyoruz. Türkiye'ye getiren firma ile ilgili ciddi şikayetlerim vardı, meğer onlarında varmış ve şimdi çok esaslı bir firma ile anlaşmak üzerelermiş. - Sanırım P&G ya da Unilever gibi bir firma...Kim bilemiyorum henüz ama daha evvel çalıştıkları dinci bir firmaydı... Ve hiç tereddüt etmedim şikayet ederken. Hatta onları ilk ben uyardım 2 sene önce, 'mallarınız bulunmuyor, hep son kullanma tarihi geçmiş ürünler raflarda var' diye... Eminim reklam ödemeleri de hep ceplerine girmiştir bu dinci firmanın... Neyse o gün bugündür yazışa yazışa o kadar sıkı fıkı olduk ki, benim pazarlama bölümlerinin başına geçmemi istiyorlar. Evet, gerçektende inanılmaz bir durum ama ürünlerini iyi tanıyorum, yeniliklerini takip ediyorum falan diye, durum buralara kadar geldi... Daha zaman var; Ekim ya da Kasım gibi yeniden Türkiye Pazarı'na girecekler... O zaman bakarız durumlara...Pazarlama departmanlarının başına geçermiyim bilmiyorum, bildiğim birşey var o da; ürünlerini kesin alır ve gözüm kapalı herkese tavsiye ederim...