1 Ağustos 2007 Çarşamba

Kırmızı et ve ben!

Ben farketmeden öyle bir hayata girdim ki; herkes bana iyi gözüktüğümü, aşık olduğumu dolayısıyla mutlu olduğumu falan söylüyor... Güzel bir hayatım vardır. Dolu dolu..Hobilerim vardır, keyif alarak yaptığım ve kendi kendime mutlu olmasını iyi bilirim de, bende ki farklılık beslenme ile ilgili...

Sabahları spora adadım kendimi... Kahvaltımı hiç kaçırmıyorum artık. Çok değil 7-8 ay evveline kadar kahvaltı diye bir öğünü bilmezdim desem yeridir. Hiç sevmezdim. Ama dedim ya konu üzerinde çok da düşünmeden artık her sabah muhakkak kuru kayısılı ya da incirli müsli yiyorum. Arkasından espresso... Günboyu litrelerce su içiyorum - eskiden bir bardak suyu belki ama belki bir ay içinde tüketirdim (yemin edebilirim); bu sayede bacaklarım eskisi kadar su toplamıyor... Haftada en az 1 kere balık yiyorum - ok bu eski bir alışkanlığım... Eski yaşam tarzım olan aburcuburları aklınıza gelebilecek bütün 'pis' şeyleri tamamiyle çıkarttım - farkında olmadan aslında - dondurmam dışında...Öleceğimi söyleseler vazgeçmem ondan...onun yeri bambaşka... bir de diet cola'm var, onu da asla bırakmam ama gel gör ki farketmeden onu da azalttım ... Uzun lafın kısası farketmeden beslenme alışkanlığımdaki bu değişim yüzüme, vücuduma yansıdı... çok sağlıklı olduğumu hissediyorum. Şişelerce alkol tükettiğim, kutularca sigara içtiğim, sadece abur cuburla beslendiğim zamanlarda da çok sağlıklı hissederdim de şimdi daha bir başka hissediyorum. Sigara kullanıyorum ama bırakmam... Keyifle severek içmişimdir hep. Hala da öyle...Alkol içinde aynı şey geçerli...Sadece keyifli günlerimde muhakkak masamda olur bir kadeh birşey (ok ya da 2 kadeh!)...



Kendimde yeni şeyler farkettim. Bana yeni yeni şeyler oluyor. Mesela öğün atladığım birgün sonunda çok acıkmıştım; normalde aklıma patates kızartmaları, gnocchiler, dolma mantı falan gelirdi, şimdi farklı. Kocaman bir tabak içinde (mümkünse dev bir kase olsun) sebzeli, belki peynirli, biraz ceviz ezmeli, bol yeşillikli salata geliyor. Geçen akşama kendime taze fesleğen, domates, mozzarella ve yeşilliklerden bir 'treat' yaptım-şimdi bile canım istedi- büyük bir afiyetle yedim. Bu salata işinde çok başarılı olduğuma karar verdim. Hatta keşke resmini çekseydim diye düşündüm, ama okuduğum dergiye dalmışım..
Yummm...Yukarıda ki resimden bile daha güzel görünüyordu...



Bütün bu salata furyasında, en sevdiğim balık bile gelmiyor aklıma... Eti zaten unuttum...Hatta öyle ki özellikle kırmızı et miğdemi bulandırmaya da başladı.... Geçtiğimiz günlerde, arkadaşımla birlikte yemeğe gittik. Beyefendi, kırmızı et siparişi verdi...Yemekler masaya geldiğinde fark ettim ki, bu eti ne canım çekiyor ne de kokusuna tahammül edebiliyorum...Vegetarian mısın sorusuna cevabım net oldu : evet!!! Öbür türlü bir sürü anlat, sonra yok protein yok kas erimesi anlatsınlar sana.. Ne uğraşacağım... Ne dinleyeceğim... Kısa kestim. Oturup da anlatmak istemedim... Ne gerek var keyif yapmak varken... Herkesin muhakkak bildiği bir şey vardır beslenme konusunda; ama dikkat edin en iyi bilenler genelde beslenme sorunu en çok olanlardır...

Benim konu ile ilgili bildiğim canımın çektiğini yapmaktır. Ama bu aralar canım broccoli, karnıbahar, kabak, patlıcan, taze fesleğen, balık, bulunduğumuz mevsim itibarıyla bütün meyveleri (tazesi, kurusu) çekiyor...hmmm ya da susamlı ıspanak salatası...tarifi isteyen varsa :) burdayım!!!

5 yorum:

Tanya's dedi ki...

Verdacım...somon sözümüz vardı sana..yanına da rokalı fesleğenli, reyhanlı şahane bir salata yaparım sana...sebze iyidir..meyve de..süper hissetirir ve et gibi enkarnasyonu hemen gercekleşmez hahaha..et beni hemen terkeder:))

Adsız dedi ki...

Ne güzel bir moda girmişsin. Su ve spor da ben de o moda girdim bu yaz ayy bir de kırmızı et konusunda
ama abur cuburum tam gaz devam ne yazık ki :(

Aslı Cin dedi ki...

Verda, harikasın. Benim de bir ara bayılarak uyguladığım ama bu aralar pek de takmadığım sağlıklı beslenmeye sen bayağı alışmışsın.

Salata deme bana hele hiç...

Verda dedi ki...

Tanya, Evet sözünüz var. Bekliyorum :) ama mahsullerinizden olsun salata ltf... Somon içinde hocama selamlar...
Zeya benim de eskiden takma adlarımdan biri aburcubur kraliçesi idi. Akşam yemeğinde 2 paket cips, 1 kutu dondurma yediğim günleri hatırlıyorum...Dondurma hala hayatımda ama :)))
Aslı istemeden kendiliğinden oldu. İyi de oldu...Artık yaşım başım icabı zamanı gelmişti...Birtek sigaram var. Onu da bırakmak istemiyorum :( seviyorum keratayı napiim :)

Feride Nizamettin dedi ki...

ben de bu konuda bana bir vahiy gelmesini istiyorum...Acilen...